AZICIK ISLAT
Aydının meşhur
efesi,cakalı pos bıyıkları;
Bacağında
görünür o güzelim şalvarı,
Fişeklikler
çapraş cepken üstünde,
Kamalar kınında
sallanır, bir güzellik var püskülünde,
Berberden
içeri girer ,oturur koltuğa,
–Hemen beni traş
et der, soluk soluğa,
Su ve
sabun istemem al sakalımı,
Gideceğim, bekleyen var yolumu.
Bunu izleyen kart traşlı bir adam,
O da efe gibi girer kasılarak hemen,
Bende Aydınlıyım,sakalımı kes
Su ve sabun istemez,sakaldan gelsin ses, Perdahlar usturayı, berber alır eline,
Basar uzamış sakalın toptan teline,
Acımaya
başlar .adamın yüzü,
Adam
bir şey diyemez var ya sözü,
Hart
hart diye gelir usturadan ses,
Adamsa
zorlanır almakta nefes,
Artık
gözlerinden tıpır tıpır gelir yaş,
Berberin elini tutmaktadır yavaş,yavaş.
–Aman ustam, biraz yavaş ol,der,
Daha sakaldan açılmamıştır bir santimlik yer,
Berber durur, adam bir nefes alır,
Kendinden önce traş olana da şaşar kalır,
– Neden onunki acımadı da benimki acıdı,
Yoksa ben görmedim sakalımı yaş idi,
Usta azıcık sabun sür, acımasın canım,
Ben Aydın ın içinden değil, kıyıcığındanım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder