27 Mayıs 2016 Cuma

BÖYLE BIYIKLI

BÖYLE  BIYIKLI


Dünyada yaşayan tüm canlılar,
Yaşamlarını sürdürmek için çabalar.
Bu süreç içinde birbirlerini öldürür,
Doğa kimini ağlatır, kimini güldürür.
Doğanın yapısıdır, bu durum önlenemez,
Kimi düşmanından kurtulur, kimi de kurtulamaz.
Topal farece kediden zor güç kurtulmuş,
Ama bir ayağı topal kalmış.
   Bir gün kedi haber salmış tüm farelere?    
  –  Hacca gideceğim, helalaşalım gelince. 
Bundan böyle aramızda düşmanlık olmasın,
Haccım kabul olmaz sonra, kimsenin hakkı kalmasın.
Toplanmış fareler, ne yapalım diye
Gidelim mi, gitmeyelim mi, böyle bıyıklı kediye.
Gençler demiş gidelim, hacı yalan söylemez,
Niyeti kötü olsa helalaşalım demez.     
Yaşlı ve topal fare, sakın gitmeyelim diye,
Demiş güven olmaz, böyle bıyıklı kediye.
Israr etmiş durmuş ama, gençler dinlememiş,
Hadi, kediyi bekletmeyelim, ayıp olur denmiş.
Gelmişler toplanmışlar odanın ortasına,
Diyecek yokmuş artık, bıyıklının neşesine.
     –  Hoş geldiniz benim aziz dostlarım,                    
Sizlerle rahatça ve korkmadan konuşalım.
Bakıyorum deliklerde gözleri kiminizin,
Sözlerimiz anlaşılmaz, konuşsak ta bizim.
Bunun için şu delikleri kapatalım önce,
Sonrada şurada konuşup anlaşalım keyfimizce.
Kapatılır delikler, kaçacakları yer yoktur,
Konuşacakları, helalleşecekleri zamanda çoktur.
Bıyıklı rahatlamış, derinden bir oh çekmiş,
     Şimdi söyleyin bakalım,
çuvalın  ağzı dururken dibinden giren kim? demiş
Başlamış tek tek öldürmeye fareleri,
Kaçmak için boşa gitmiş farelerin gayretleri.
Topal fare başlamış ben demedim mi size.
Böyle bıyıklı hiç gider mi Mekke'ye
Şimdi gördünüz mü, ulu sözü dinlemeyen,
Uluya uluya dağda kalırmış, doğrudur denen.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder