BİZ LAHANA KOKU

BİZ LAHANA KOKU

Çok eski zamanlarda varlıklı bir babanın bir oğlu,

Çevresi tarafı avane dolu.

Yenilir içilir, her gün gürültü, patırdı.

Her türlü kötü insan bunun yakını.

Baba bakar, hepsi ipsiz sapsız arkadaş,

Çağırır oğlunu, arkadaşların.yaramaz, hepsi yaş.

-  Olur mu der oğul, babacığım arkadaşlarımın hepsi sağlam,

Hepsi etrafımda, beni koruyor tamam.      

-  Bak oğul, bunlar dediğin arkadaş değil,

Hepsi hayta, bunlardan gelmez hayır.

İstersen bir sınavdan geçirelim bunları,

O zaman anlayacaksın bu arkadaşlıkları.

Bir koyun kesilir bir torbaya konur,

Ağzı iyici bağlanır, gören adam ölüsü sanır.

- Al bunu arkadaşlarına git, elimden bir kaza çıktı de,

Bu adamı öldürdüm, bunu saklayalım mümkünse,

Alır oğlan torbayı, atar at arabasına,

Tek tek varır dayanır, hepsinin kapısına,      

Anlatır yavaş cana;hiç kimse duymasın der,

-  Bu ölüyü gömelim, gösterinde bir yer.

Hepsi aynı şeyi söyler; katma beni.

      Adama sürütürler iti öldüreni.       

Gelir eve gencimiz, anlatır olanları,

Tek tek vardım söyledim, denedim ben onları.

Peki der baba, şimdi bin arabana,

Falan köye var, konuk ol, Ahmet Amcana.

Durumu anlat ona, babam bir adam öldürdü,

Bunu saklaman için beni sana gönderdi.

Gider oğlan, Ahmet amcasına anlatır, söyler,

Arada bir de vah,tuh eder_r

- Tamam evlat sen şuraya otur,

- Hanım yeğenim acıkmış bir şeyler getir.

O yemeğini yerken bahçeye iner.

Kazıdığı çukura o torbayı gömer.

Başka bir yerden bir lahana getirir,

Çukurun üstüne diker, sanki burada bitirir.

Oğlan gelir babasına yıkar yükünü(!)

Hemen soktu der toprağa lahananın kökünü.

Birkaç gün geçer, oğul gel buraya,  

Falan köyü var Ahmet amcana.

Kız, darıl, küfret, birazda oyalan,

Ne diyecek bakalım, gerçek ve yalan.

Çocuk uygular denenleri tek tek,

Üstelik üç beş gün ara ile tekrar ederek

Sonunda Ahmet Amca çağırır,gel buraya,

Hele biraz dinlen, otur da şuraya.

Eğer biz arkadaşsak, her şeyde arkadaşız,

Her türlü acıyı, çileyi, sırı içimizde saklarız.

Bunun için birbirimizin sırrına koyarız başımızı,

Her ne olursa olsun çatmayız kaşımızı.

Hadi evlat, sana hiçbir şey diyememem,

Sen ne dersen de, ben

LAHANA'NIN KÖKÜNÜ SÖKEMEM.